
Ülke: The Netherlands – The Haag
Yıl: 2018-2019
Üniversite – Bölüm: The Hague University of Applied Sciences
Gittiğinde nerede kaldın?
Benim başvuru sürecim oldukça sancılı geçmişti, kabul alıp almadığım belli olmadığı için yurtların başvuru zamanını kaçırdım. Onaylanma ve vizenin çıkması Ağustos gibi olmuştu haliyle boşta ne yurt ne de öğrenci apartı kalmıştı. Gitmeden bir hostelde birkaç günlüğüne yer ayarladık. Aynı okuldan giden 4 kız öğrenciydik. Hosteldeki 4 günden sonra okulda tanıştığım bir Hollandalı arkadaşım beni misafir etti, 2 gün de onun minik apartını işgal ettim. Neyse ki diğer 2 kızdan biri bir ev buldu ve beni de davet ettiler. Birkaç ay orada kaldıktan sonra 2. Dönem için bir arkadaşımla başka eve yerleştik. Kısa süreli evsiz kaldığım dönemler oldu. Hollanda’ya gidecek kişilerin çok önceden kalacak yer aramaya başlamasını öneririm yoksa benim gibi böyle talihsizlikler yaşayabilirler.

Sosyal hayat nasıldı?
Den Haag çok şirin bir şehir. Genç nüfus oldukça fazla, büyük bir kütüphanesi, şirin kafeleri ve restoranları var. Hollanda da birçok dükkânın akşam 6-7 gibi kapandığını söylemekte fayda var buna kafeler de dahil. Akşam yemeğinden sonra herkes pub ve barlarda oluyor. Grote Markt ya da Plein en canlı bölgeler. Den Haag’da düzenlenen festivaller de var. Çok güzel de bir sahili var orası da yaz dönemi aşırı hareketli ve güzel.
UXD bölümü uluslararası öğrencilere sahip yani sınıf arkadaşlarınızın hepsi dünyanın farklı yerinden insanlar. Her akşam biri evine davet ediyor ya da dışarda etkinlik düzenliyorlar. Hiçbiri olmazsa bile Amsterdam’a gidip orada da sosyalleşebiliyorsunuz. Bir sürü müze, etkinlik, konser vs oluyor.

Erasmus’ta gittiğin okul nasıldı?
The Hague University benim tüm beklentilerimi karşıladı. Okulun kütüphanesinden, sınıflarına, eğitmenlerinden, öğrencilerine hepsi dört dörtlüktü. Eğitim sistemleri elbette bizden çok farklı ama sistemlerine alışmanız için oldukça yardımsever ve anlayışlı davrandılar. Sürekli olarak proje odaklı çalıştık, her ders için ayrı bir tasarım ile uğraşıyorduk ve en ince detaya kadar yaptığınız her şeyi yazmamızı istiyorlardı. Başta çok alışamamıştım ama alışınca her şey çok daha mantıklı gelmeye başladı.
Okulun içinde nakit para kullanımı yoktu. Herkesin kampüs içinde geçerli olan ve içine para yükleyebildiği kartları vardı onlar ile fotokopi çekebiliyor kahve su vs alabiliyorduk. Okulun her sene geleneksel düzenlediği Intro festivali ve yurtdışına öğrenci gezileri oluyor. Kampüste de her gün ayrı bir etkinlik oluyor. Hatta birden fazla. The Hague University of Applied Science ülkemizde meslek yüksekokulu statüsünde düşünebilirsiniz. Eğitim çoğunlukla pratik ve öğrenciyi piyasaya kazandırma odaklı. Mezun olduğunuzda alanınızda her şeyi uygulamış ve öğrenmiş oluyorsunuz çünkü okul bunu sunuyor. Ben çok memnun kaldım. Kariyer günlerinde 3 yıldır okuduğum okulda tanışmadığım kadar çok uzman tanıştım ve şirketler ile görüştüm.
Okulun yeri nasıldı?
Den Haag çok düzenli bir şehir. Okul şehrin 2. Yoğun istasyonlarından biri olan Den Haag Hollans Spoor’da konumlanmış. İstasyondan Hollanda’nın diğer şehirlerine ulaşım sağlanıyor ve nüfus ile karşılaştırdığınızda oldukça yoğun ve hareketli bir yer. İstasyonun çevresinde çok sayıda market var. İlk gittiğimizde karşımıza Mado çıkmıştı, bunun gibi de birçok Türk market ve restoranı bulabiliyorsunuz.
Okula hemen hemen her yerden ulaşım mümkün. İlk 4 ayımda tram ve bisiklet ile ulaşımımı sağladım. Ev değiştirdikten sonra otobüs ve güzel havalarda bisikleti kullandım. Okul şehir merkezine yürüme mesafesinde. Bisiklet ile 10 dakika, tram ya da otobüs ile 15 dakika da şehir merkezine gidebiliyorsunuz.
Okulun kendine ait hem kapalı hem açık otoparkları mevcut. Bisiklet, araba ve motorlar için ayrı ayrı yerler mevcut. Hemen girişte sol tarafta güzel bir kanal görüyorsunuz aynı kanal okulu çevreleyip arka tarafına ulaşıyor oradan bot ve kayıklar ile de ulaşım sağlanıyor. Okulun arka tarafında da güzel bir açık alan ve oturma yeri mevcut.

Erasmus hayatına ne kattı?
Ben doğma büyüme hep İstanbul’daydım. Üniversitenin ilk yılı çok kısa bir süre tek yaşadım. O yüzden Erasmus’ta ilk defa ailemden uzakta bir yıl geçirdim. En çok kendimi tanımama ve aslında hayatta ne istediğimi anlamama yardımcı oldu bu uzak kalış. İnsanlarla olan ilişkilerimde daha farklı bakmayı öğretti. Çok fazla gezdim, çok fazla yedim, çok fazla yürüdüm, çok fazla okudum ve konuştum. Profesyonel hayatımda neler yapmak istediğime dair kararlarımı verdim, özel hayatımda nasıl biri olmak istediğimi anladım. Benim için dönüm noktalarından biri oldu Erasmus yılım.
Çalışma imkânın var mıydı?
Çalışma imkânım vardı. Hollanda, ülkede okuyan öğrencilere part-time çalışma izni veriyor. Belirli bir saate kadar çalışabiliyorsunuz.
Hibe çıktı mı?
1 yıllık başvurdum ve 2 dönem içinde hibe aldım. Notlarım ve başvuranlar arasındaki sıralamam hibe alabilmemi sağladı. Hollanda için o sene aylık 500 euro hibe veriliyordu. Geçmem gerek kredi sayısını da başarıyla tamamladığım için dönüşte de kalan hibemi alabildim. Ancak hibenin yatırılması beklediğimizden uzun sürdü, o yüzden iyi ki yanımda bir miktar para ile gittim diyorum.
